Rize’nin İkizdere ilçesindeki İşkencedere Vadisi’nde AKP’ye yakınlığıyla bilinen Cengiz İnşaat’ın açmak istediği çay ocağına karşı nöbet tutan köylüler, 1 Mayıs sabahında jandarma müdahalesiyle karşılaştı.
3’ü kadın 4 vatandaş yaka paça gözaltına alınırken bölgeye çok sayıda jandarma ekibinin sevk edildiği, vadinin adeta ablukaya alındığı görüldü. Doğa direnişçilerinin çıkarıldığı alanlarda iş makinelerinin çalışması tüm hızıyla sürerken, taş ocağına karşı çıkanlar ile jandarma görevlileri arasında ormanlık alanda adeta köşe kapmaca yaşandı.
CHP’Lİ TANAL: AĞACA ÇIKMAK SUÇ OLARAK NİTELENDİRİLDİ
İkizderelilerin doğa mücadelesine destek veren CHP İstanbul Milletvekili Av. Mahmut Tanal, Cumhuriyet gazetesine yaptığı acıkmada, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde bir utanç tablosuna tanıklık ettiğini söyledi.
Sabahın erken saatlerinden itibaren jandarmanın yurttaşlara müdahale ettiğini belirten Tanal, yaşam alanları için nöbet tutan kadınların yerlerde sürüklendiğini aktararak, “1 Mayıs’ta kadına yönelik şiddetin bir başka boyutuna şahit olduk. Müdahale sırasında bir kadın direnişçi fenalaştı. Kendisini CHP Rize İl Başkanımız Saltuk Deniz’le birlikte ambulansa bindirdik. Kadınları sürükleyerek gözaltına aldılar. Köylüler sadece doğayı, ağacı korumaya çalışıyor. Ağaca çıkmak suç olarak nitelendirildi. ‘Ağacı keser yine sizi indiririz’ şeklinde tehditler savruldu” dedi.
AMAÇ GÖZDAĞIYLA RANTA ALAN AÇMAK
Gözaltına alınanların daha sonra girişimler sonucu serbest bırakıldığını anlatan Tanal, keyfi şekilde yapılan müdahalenin kabul edilemez olduğunu kaydederek, “Köylülerin jandarma görevlilerine karşı herhangi bir taşkınlığı yok. Buradaki itiraz tamamen yasal ve demokratiktir. Suç unsuru olarak hiçbir eylem söz konusu değildir. Gözaltına alınmayı gerektiren hukuk kırıntısı bile yoktu. Amaç vatandaşa gözdağı vererek, şirketin biraz daha rant elde etmesi için alanı açmaktır” ifadelerini kullandı.
İşkencedere Vadisi’nde bekleyişini sürdüren CHP’li vekil Mahmut Tanal, etraflarının adeta jandarma tarafından çevrildiğini dile getirerek, “Köylülerin tek isteği, doğayı, ağacı, canlıları korumaktır. Gürültüden yaban hayvanları bölgeyi terk ediyor. İnsanların içme suyu kirletiliyor. Evlerde hazır su tüketiliyor. İkizdere İşkencedere Vadisi, ülkemizin ve dünyanın kültür mirasıdır. UNESCO tarafından korunması gereken tabiat varlığı olarak listeye alınmıştır. Taş ocağı bahanesiyle orman yok ediliyor. İkizdere halkı yaşam hakkını koruyor. Anayasa’nın 56. maddesi uyarınca doğayı, yaşam alanlarını koruyan vatandaşlarımız kamu görevi ifa ediyor. Vatandaşımız karakola götürülmek yerine ödüllendirilmesi gerekirdi. Ne yaparlarsa yapsınlar vazgeçmeyeceğiz. Direne direne kazanacağız!” şeklinde konuştu.
