İBB’den Gezi Parkı Tepkisi

Taksim Gezi Parkı’nın, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin mülkiyetinden Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı’na geçmesiyle ilgili tartışmalar sürüyor.

Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, devir işlemi doğrulanarak, kararın 2008 yılında yapılan yasal düzenlemeye dayandığı savunuldu.

İBB ise konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “keyfi şekilde el koyulması” ifadesine yer verdi.

VAKIFLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NÜN AÇIKLAMASI:

Vakıflar Genel Müdürlüğü, yaptığı açıklamada kararın gerekçesini şöyle belirtti:

– 2008 yılında yapılan 5737 sayılı Vakıflar Kanununun 30. maddesi gereğince İnönü Meydanı 751 ada 1, 2 ve 3 parsel, Cumhuriyet Mevkii 751 ada 4 parsel mülkiyeti ‘Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı’na geçmiştir.X

– 2008 yılında yapılan kanuni düzenleme ‘Vakıf yoluyla meydana gelip, her ne suretle olursa olsun hazine, belediye, özel idareler, köy ve tüzel kişiliğin mülkiyetine geçmiş vakıf kültür varlıkları, mazbut vakfına devrolunur’ ibaresi yasa ile kanunlaştırılmıştır.”

İBB’NİN AÇIKLAMALARINDAN:

– 23 Haziran 2019 seçimlerinden sonra, merkezi yönetimin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik tavrı kamuoyu bilgisi dahilindedir. Ne yazık ki, diyalog, uzlaşı, ortak akıl ve birlikte çalışma kavramlarından daha çok; ‘hesaplaşma’, ‘gününü gösterme’, ‘iş yaptırmama’, ‘engelleme’, ‘vesayet’ ve ‘yetki gaspı’ anlayışıyla devam eden sürecin son halkası Taksim Gezi Parkı’nın İBB mülkiyetinden alınması olmuştur.

– Talimatla bu kararı alanların açıklamalarında kanun maddelerine atıfta bulunulması, bu kararları hukuksal kılmadığı gibi vicdanlarda da aklamaz. Daha kısa süre önce, 166 yıldır İBB mülkiyetinde olan Galata Kulesi de aynı şekilde gasp edilmiştir.

– Şimdi de Gezi Parkı alanı, İBB’ye haber bile verilmeden, sadece 1 günlük yazışma ile yürütülmüştür. Yüzbinlerce İstanbullunun oy vererek yapılmasını istediği yeni Taksim Meydanı projesinin çalışmalarına başlamak üzereyken alınan bu kararın zamanlaması manidardır. Bu karar meydanın yeniden yeşil ve estetik bir alana dönüştürülme projesini durdurmak için alınmıştır. Üstelik, 350 bin İstanbullunun demokratik katılım süreciyle şekillenmiş iradesine rağmen alınmıştır. İstanbul’u betona çeviren kafa yapısının, İstanbul’un sembolik meydanını yeşile çevirecek bir projenin karşısında durması tesadüf değildir.

– Görünen o ki, başta İstanbul Büyükşehir Belediye olmak üzere 31 Mart ve 23 Haziran 2019 tarihlerinde muhalefet partilerinden seçilmiş yerel yönetimlere karşı hasmane tavırlarla alınan bu ve benzeri kararların devamı da gelecektir.

– İBB ile temas dahi kurmadan bir gecede alınan bu kararları asla iyi niyetli ve halk yararına adımlar olarak görmüyoruz. Bu kararlara karşı hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz. Öte yandan yeni türeyen çok sayıda hormonlu vakfın kullanımına açılan, vakıflara ait tarihi yapılarla ilgili de benzer bir tavrın gösterilmesini beklemekteyiz.

– Taksim Meydanı’nı milletimize kazandırma ve hak ettiği görünümüne kavuşturma mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Mevcut gasp girişimi 16 milyon için sadece zaman kaybı olacaktır. Milletimizin sağduyusu, yakın tarihte de çok örneği olduğu gibi hukuk ve teamül tanımaz karar vericilerin siyaset mühendisliklerini yenecek güçtedir. İBB ve Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul halkından aldığı güçle, bu haksız ve adaletsiz kararlarla her alanda ve her araçla mücadele etmeye devam edecektir.

İligili Makaleler

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

6,034BeğenenlerBeğen
578,912TakipçilerTakip Et
1,130AboneAbone Ol

ÇOK OKUNANLAR